Herkese merhaba 🙂

Sosyal medya hesaplarımı takip edenler biliyorlardır… Harika bir hafta sonu geçirdim 🙂

2 gün, canım arkadaşım Elvan’la birlikte 2 kız Urbanist’in Gümüşsuyu’ndaki projesi Bulut’un micro-loft’unda kaldık. Hem evde hem de çevresinde çok keyifli saatler geçirdik.

İlk akşam arkadaşlarımızı eve davet ettik. Elvan evi süslerken ben de onlara çok şık bir masa kurdum. Hem yemek yedik, hem sohbet ettik, dans ettik, eğlendik.

Cumartesi gündüz önce Galata’ya gittik. Aheste’de kahvaltı ettik (Aheste yakında ‘Kahvaltı Dosyası’nda yerini alacak), ara sokakları keşfe çıktık. Sonra da Karaköy sokaklarını… Öğle yemeğimizi de Colonie’de yedik.

Akşam bu kez Cihangir tarafında olmak istedik. Bulut’tan yürüyerek Sıraselviler’e çıktık ve yemeğimizi Nublu’da yedik. Yemekten sonra Kiwi’nin müzikleriyle iyice keyiflendik. Ve tabi arkasından da İngiltere’nin en iyi djlerinden Charles Webster’la yorulana kadar dansettik.

Biz geçtiğimiz hafta sonu, sanki Elvan’la iki kız seyahate çıkmış gibiydik. Turist gibi tüm çevreyi keşfetmek harikaydı! Bulut bize çok iyi geldi…

Ama şimdi dönelim arkadaşlarımızı evde ağırladığımız cuma akşamına…

O akşam evimize gelen herkes kendini rahat hissetsin, masaya oturmamıza gerek kalmasın istedim. Konseptimiz peynir, şarap ve spaghettiydi. Domates soslu spaghettinin tadı herkesin damağında kaldı. Tarifini Cafe Fernando’dan aldım. Yediğim en iyi spaghettilerden biri oldu… Buyrunuz tarifi…

MALZEMELER

2 kg. domates

150 gr tereyağı

1 büyük boy soğan

tuz

400 gr spagetti (Ben 1 paket yassı spaghetti kullandım)

Su

Rendelenmis parmesan peyniri

Fesleğen (Aslında tarifte yok. Ben ekledim.)

Domatesleri ortadan ikiye kesin. Bir kabın içine limon sıkar gibi sıkın. Fazla suyu ve çekirdekleri çıkmaya başlayacaktır. Kalan çekirdekleri bir kaşık yardımıyla çıkarın. Önemli olan domateslerin sadece etli kısımlarının kalması.

Bu etli kısımları da rendenin kalın tarafını kullanarak rendeleyin. Geriye sadece kabukları kalacak.

Rendelediğiniz domatesleri bir tencereye ya da kenarları yüksek bir tavaya alın. Üzerine küp küp kestiğiniz tereyağını, ortadan kesip kesilmiş tarafı aşağı gelecek şekilde soğanı ve yeteri kadar tuz ekleyerek kaynamaya başlayıncaya kadar pişirin.

Sonra altını kısarak (hala hafifçe fokurdaması lazım) yaklaşık 40 dakika pişirmeye devam edin. Bu sırada kapağı açık olsun.

Sosun pişmesine yakın makarnanın suyunu kaynatın, tuzunu ekleyin ve paketin üzerindeki tavsiye edilen pişirme süresine uyarak pişirin. Biliyorsunuz makarnanın al dente’si makbul 😉

Bu arada makarnayı süzmeden sosunuzu kontrol edin. Eğer çok koyu olduğunu düşünüyorsanız, makarnanın suyundan ekleme yapabilirsiniz.

Tabi bunu yaparken makarnanın suyunda da tuz olduğunu unutmayın. Bunun için sosa başta tuz eklerken tutumlu davranıp, en son tadına bakarak yeniden ayarlama yapabilirsiniz.

Makarnayı süzdükten sonra tekrar tencereye alın ve sosun içinden soğanı çıkararak 3/4 ‘ünü üzerine dökün ve karıştırın. Bu noktada ben tarife bir ekleme yaptım. Fesleğen de olsun istedim. Bir miktar fesleğeni ince ince doğrayarak sosla birlikte makarnaya karıştırdım.

Soslanmış makarnayı büyük bir kaseye alın. Sosun kalanını üzerine döküp birkaç fesleğen yaprağıyla süsleyerek servise hazır hale getirin. Tabaklara alırken üzerine rendelenmiş parmesan da koyuncaa… vay vay vay…

FOTOĞRAFLAR: Zeynep Özyılmazel