Öncelikle, arkadaşlarımla birlikte beklentilerimizin çok üzerinde, erken bir yeni yıl kutlaması tadında bir öğleden sonra geçirdiğimizi söylemek isterim. Nasıl mı?..

Bir önceki gün Lucca’da yeni bir sergi açıldığını biliyordum. Hem bu sergiyi görelim, hem de Lucca’nın tadını bir de gün ortasında çıkaralım dedim ve kızları topladım. Çünkü uzun zamandır Lucca’ya öğle saatlerinde gitmemiştim.

Tam sipariş verecektik ki, kısa süre önce 10. yılını kutlayan Lucca’nın menüsüne de eklemeler yaptığını öğrendim. Mutfak koordinatörleri Pelin Çakar da oradaydı. Biz de seçimi ona bıraktık. Pelin de masamıza birbirinden lezzetli, hani son lokmada herkesin gözünün kaldığı nefis yemekler gönderdi. Bana da bu yemekleri sizinle paylaşmak düştü.

Bir kere Enginar Ezmesi menüye geri dönmüş. Müdavimler bilirler. Siparişinizi verip yemeğinizin gelmesini beklerken yanındaki kıtır ekmeklerle birlikte nefis bir atıştırmalık.

Ardından Pelin bize 2 soğuk, 1 de sıcak başlangıç gönderdi…

Soğuklar, Vitello Tonnato yani Ton Balığı ve Kapari Soslu Dana Eti ve King Crab Tartar… İlkinde pek birarada düşünmeyeceğiniz lezzetler aslında birbirine çok yakışmış. King Crab Tartar da çok hafif ve beyaz şarapla birlikte nefis oluyor. Zaten siz bana tartar deyin 🙂

Sıcak başlangıç olarak da Lucca’nin meşhur Pizzettalarından geldi masaya. Biz füme etli olanı yedik. Arkasından gelecekler olmasa 2.’yi kesin söylerdik.

Ana yemek olarak ilk önce Trüf Mantarlı Spaghetti geldi. Yediklerim içinde en tadı damağımda kalan da o oldu. Zaten yazının ana fotoğrafı olarak bu spaghettinin fotoğrafını seçmemden de belli olsa gerek. Tüm tatlar çok dozunda ve yerinde kullanılmış. Trüf bir anda oldukça ağır bir lezzet olabiliyor çünkü. Bayıldım!

Ve sevenlerine müjde! Cafe de Paris Soslu Bonfile menülere geri dönüyor! Bu tadı ne kadar özlediğimi yiyince anladım. Arada sırada bu unutulan tatları hatırlamak ne güzel oluyor!

Artık bu kadar kaçırmışken ipin ucunu, Pelin’in kahveyle birlikte tavsiye ettiği Meyveli Tarta da hayır diyemedik. Bu kadar yemeğin üzerine yenebilecek kadar hafif ve bir o kadar da lezzetli olmuştu!

Bu arada bütün bu yemeklerin ortaya geldiğini söyleyeyim, hepsini nasıl yediler diye merak etmeyin 🙂

Sözün özü, Lucca’ya açıldığı günden beri giderim. Ama çoğunlukla akşamları, bazen de hafta sonu kahvaltıya. Öğle yemeğine gelmeyeli çok uzun zaman olmuştu. Çok keyif aldık, uzun uzun oturduk. Bundan sonra gün ortasında da ziyaret etmeye devam edeceğim Lucca’yı.

Ve tabi sergi… Çağdaş sanat platformu artnivo.com ve Lucca ortak yapımı. Celebration & Memories / Kutlama ve Anılar… Lucca’ya özel yapılan bu işler yeni yılı kutlarken Lucca’nın da 10. yaşını kutluyor gibi. Gidin, görün, lezzetli yemeklerden yiyin, siz de gelecek olan yılı ve hatta yaşamı kutlayın…

FOTOĞRAFLAR: Zeynep Özyılmazel