zeynep özyılmazel

Arşivler

Öncelikle, arkadaşlarımla birlikte beklentilerimizin çok üzerinde, erken bir yeni yıl kutlaması tadında bir öğleden sonra geçirdiğimizi söylemek isterim. Nasıl mı?.. Bir önceki gün Lucca’da yeni bir sergi açıldığını biliyordum. Hem bu sergiyi görelim, hem de Lucca’nın tadını bir de gün ortasında çıkaralım dedim ve kızları topladım. Çünkü uzun zamandır Lucca’ya öğle saatlerinde gitmemiştim.

Kahvaltı dosyasına, boğaz hattında biraz daha Sarıyer’e doğru ilerleyerek, Yeniköy’deki Sırçacı 14’le devam ediyoruz. Kahvaltı dosyası deyince, değişik zevkler için de fikirler sunabilmek için arkadaşlarımdan yardım istedim. Benim bilmediğim çok hoş yerler de vardır muhakkak diye düşündüm. Sırçacı 14’ü de İpek sayesinde keşfettim. İyi ki de ettim.

Küçücük anlar… Bize yeni bir şeyi farkettiren, hayatımızın yönünü değiştiren, bize yepyeni kapılar açan… Aynı zamanda çok kolay atlanabilen, görülmeyebilen, daha sonra içimizi cız ettiren o anlar… Ben Tanrı’nın bizimle o anlar aracılığıyla konuştuğuna inanırım. Bir de iç sesimizle. O anlar da atlanabilir, iç sesimiz de. Ne kadar kolaylıkla geçersiz kılabiliyoruz o sesi. Aslında o hep doğruyu söylüyor.