zeynep özyılmazel

Arşivler

Her şey bir telefonla başladı demek isterdim ama neyin tam olarak ne zaman başladığından emin olmak mümkün mü bilemedim… Ama arkadaşımdan gelen o telefonu bir başlangıç olarak kabul edersem, o günden bugüne çok şeyin değiştiğini söyleyebilirim…

Üniversiteden yeni mezun olmuştum. Okuduğum bölümü pek de bilinçli olarak seçmemiştim ve kesinlikle okuduğum şeyi meslek edinmek istemiyordum. Hayatta nerede durmak istediğinden emin olamayınca insan kayboluyor. Ben de kayboldum. Vaktimi benim için hiç de faydalı olmayan şeylerle doldurmaya başladım. Başımı belaya soktum, ailemle sonu gelmek bilmeyen kavgalara sürüklendim, yanlış insanlarla arkadaşlık yaptım… Bir sabah uyandığımda aynaya baktım… Aynadaki aksime inanamadım! İnsanın düşüncelerinin, yaşam tarzının bedenine nasıl da yansıdığını o zaman anladım. Gördüğüm… Devamını oku

Geçen yazımda evde fazla vakit geçirmenin çok da iyi bir şey olmayabileceğinden bahsetmiştim. Ama öyle ya, bazılarımız da evden çalışıyoruz. Peki enerjimizi düşürmeden, hayattan kopmadan, motivasyonu kaybetmeden ve de verimli olarak evden nasıl çalışılır? İşte size zaman içinde oluşturduğum bazı yöntemler…

Metro’nun yeni reklamını gördünüz mü? Hani Coğrafi İşaretli ürünlerden bahsettiği? Geçtiğimiz günlerde bu reklamı görünce açıkcası ben çok heyecanlandım. Çünkü evet sağlığıma dolayısıyla yediklerime çok dikkat ederim ama bunun yanında damak zevkime de düşkünümdür. Ama bundan daha çok düşkün olduğum bir şey var ki o da canım ülkem ve onun değerleri…

İnsanın ne dilediğine gerçekten dikkat etmesi gerekiyor! Haftalardır hayatımın büyük kısmının Emirgan ile Arnavutköy arasında geçtiğinden yakınıyorum. İstanbul’un ne kadar güzel bir şehir olduğunu düşünüyor, uzun zamandır gitmediğim yerleri anıyorum. Hatta kim bilir daha önce gitmediğim, görmediğim ne güzellikleri vardır diyorum… Cuma sabahı bu dileğimi duymuş gibi Ayşe aradı heyecanla. “Akşam için sana çok romantik bir teklifim var” dedi. Teklifinin Saffet Emre Tonguç’la dolunayda boğaz turu olduğunu söyleyince tereddüt etmis miyimdir sizce?

  Ne 36’ydı ama! O kadar çok yeni tecrübe, yeni işler, yeni dostlar, yeni dersler yaşattı ki bana vedalaşırken biraz hüzünlenmedim desem yalan olur.

Evet bu seneki yaz tatilim biraz uzun sürdü farkındayım. Ve bu durumdan şikayetçi olduğumu söyleyemeyeceğim 🙂 Sağlıklı beslenmeye ve fit olmaya olan merakımı bilenler bunu tatildeyken nasıl becerdiğimi soruyorlar sıklıkla. Ben de sizlere bu yazımda birkaç tüyo vereyim dedim.

Biliyorum diyet yaparken ne yiyeceğini bilmek yetmiyor. Hepimizin zaafları, kırılma noktaları var. Ben de o kırılma noktalarından minimum zararla çıkabilmek için kendimce bazı yöntemler geliştirdim. Bu yazımda sizlere evde diyet yapmayı kolaylaştıran çözümlerimi anlatmak istedim…

Yaza hazırlık nasıl gidiyor? Siz de daha fit ve sağlıklı hissetmek için çalışmalara başladınız mı? Bildiğiniz gibi ben başladım ve deneyimlerimi sizinle paylaşırken, diyetisyenim Cenk Özyılmaz’ın da bilgisine başvuruyorum. İlk yazımda kendinizi en iyi hissettiğiniz kilo ideal kilonuzdur, sağlık sınırlarını zorlamadığınız sürece insanların sözlerine kulak asmayın demiştim. İkinci yazımda ise profesyonel tartıda tartılmanın neden daha doğru olduğunu ve bir diyetisyene danışarak kendi metabolizmanıza, hayatınıza ve alışkanlıklarınıza uygun, sizin için özel olarak hazırlanmış… Devamını oku

Geçen yazımda yılın kışın aldığımız kilolarla yüzleşip, yaza hazırlanma vaktinin geldiğinden, benim de o zamanı iyi kullanmak ve tekrar forma girmek için diyetisyenim Cenk Özyılmaz’a gittiğimden bahsetmiştim. Peki diyetisyene neden gittim? Kendi kendime de yapamaz mıydım?