zeynep özyılmazel

Arşivler

Bir zamanlar… Erkenden telaşlı uyanışlar… Mükellef bayram kahvaltısı. Tavada sucuklar, yumurtalara ekmek banmalar. Annem, babam, kardeşim… Babamın gergin “Hadi!”leri, annemin bir türlü hazırlanamayışları, kardeşimin komiklikleri, puantiyeli rugan ayakkabılarım… Arabanın arka koltuğu, trafiğin yoğunluğu, babamım söylenmeleri, annemin arabanın aynasında ruj sürmeleri… Üsküdar…  Babaannem… Canım babaannem… Dedem, amcalarım, yengem, kuzenim… Bana o zaman kocaman gelen küçücük bahçe, incir ağacı… Babaannemin ince ince, kat kat açtığı ıspanaklı börek, fırından yeni çıkan büryanın kokusu… Uzayan muhabbetlerde… Devamını oku

Merhaba canım Zeynepciğim, Nasıl olduğunu sormayacağım. Çünkü iyisin görüyorum. Çok daha iyisin. Bu süreç çok iyi geldi sana. Çok zor günlerin oldu, ağlarken avaz avaz bağırmak istedin, komşulardan çekindiğin için yapamadın. Hepsinin farkındayım.  Ama artık 2 ay öncesine göre daha farklı bakıyorsun hayata. Bir tarafın yeni Zeynep’i yaşamak için insan içine çıkmak istiyor, bir tarafın ise büyünün bozulmasından korkuyor. Evet büyü gibi geliyor sana bugünler. Ama birazcık daha yolumuz var. Az daha… Devamını oku

Bu mesleğe, yani şarkı söylemeye başlamam o kadar da kolay olmadı. Birçoğunuzun müzisyen bir babayla ne kadar zor olabileceğiyle ilgili soruları olacağını tahmin edebiliyorum. Seve seve cevaplarım da… ama o başka bir yazının konusu olsun. Bu yazının mevzusu başka… Dediğim gibi, zor oldu, kendime inanmam zaman aldı ama çıkış noktam şuydu: Bu benim çocukluk hayalimdi ve ben bu işe hayalimi gerçekleştirmek için, yani kendim için başladım. Merkeze de kendimi koydum. İşimi iyi… Devamını oku

En çok sabahları seviyorum!  Bütün ihtimallerin cıvıl cıvıl önümde olmasını ve henüz hiçbir seçim yapmamış olmayı…  Perdeleri açtığımda güneşin doğuşunu, manzaramın alacalı bir renge bürünüşünü yakalayabilmeyi. Gözümü açmadan bir an için seninle uyanmış olmayı düşünmeyi… Yanımda olmasan da seni düşünmeyi…  Nerden aklıma düştüğünü bilmediğim bir şarkı mırıldanmayı… O şarkıyı telefonumda bulup yataktan çıkmadan dinlemeyi…  *O anın bir fotoğrafını çekip paylaşmayı… *Fotoğrafa yazdığım karantina günü sayısının büyümesinden tuhaf bir gurur duymayı… İçimdeki neşeyi,… Devamını oku

Nasıl bir gün olur geldiğin gün?  Nasıl uyanmışımdır o sabah? Uykumu almış mıyımdır? Kahvaltıda ne yemişimdir? Çay mı demlemişimdir kahve mi? Yürüyüşe çıkabilmiş miyimdir? Yoksa tembelliğim mi üzerimdedir? Televizyon seyretmeme kararı alıp kitap okumaya niyet etmiş miyimdir yine? Başarmış mıyımdır? Okuduğum kitabı sevmiş miyimdir peki? Çok güneş var diye perdeleri çekmiş miyimdir? #onbirkahvesi ‘nde yine seni düşünmüş, seni anlatmayan şarkıları geçmiş, seni anlatanları yarı gülümseme yarı hüzünle ben de söylemiş, sonra da… Devamını oku