Ve nihayet ilk şarkım Zaman Olur, 9 Haziran Cuma günü tüm dijital platformlarda yayınlandı. Erkin Arslan’ın bir akşam beni dinlemeye gelmesi ve üzerine bu şarkıyı yazması ile başlayan 10 aylık süreç tamamlandı. Ortaya çok içimize sinen bir iş çıktı. Tek şarkı deyip geçmeyin! Bakın kimlerin emeği var:
Doğum günü partisi, üzerine doğum günü hediyesi bir Bodrum seyahati, üzerine partiye gelemeyen arkadaşlarımın beni çıkardıkları yemekler derken 2 hafta kutlamışım yeni yaşımı! Kutlama kısmından şikayetim yok da, o kadar uğraşıp verdiğim kiloların 1,5 kg’ını geri almasaydım iyiydi!
Merhaba, Taylan Kümeli danışmanlığında başladığım diyetin 4. Haftasını da geride bıraktım. Bu süreçte vücut yağ oranım %26,3’ten %22,6’ya düştü. Daha önceki yazılarımda da bahsettiğim gibi, sadece tartıda kaç kilo gösterdiğiniz önemli değil. Önemli olan yağ, kas ve su oranlarınız. Bedeninizde asıl farkı bu oranlara dikkat ederek yakalayabilirsiniz.
Ve 5 günlük Bodrum tatilinden geçtiğimiz Salı akşamı döndüm, hemen ertesi sabah da soluğu Taylan Kümeli’de aldım. Gitmeden önce biraz endişeliydim çünkü kendi tartımda 1 kilo almış gözüküyordum. O kadar emek verdikten sonra moralim de bozuktu tabi… Ancak profesyonel tartıda tartılmanın önemini bir kez daha gördüm. Çünkü her ne kadar 1 kilo almış gözüksem de aslında 500 gr yağ kaybetmiş olduğum ancak vücudumda yüksek miktarda ödem oluştuğu çıktı ortaya!
Üniversiteden yeni mezun olmuştum. Okuduğum bölümü pek de bilinçli olarak seçmemiştim ve kesinlikle okuduğum şeyi meslek edinmek istemiyordum. Hayatta nerede durmak istediğinden emin olamayınca insan kayboluyor. Ben de kayboldum. Vaktimi benim için hiç de faydalı olmayan şeylerle doldurmaya başladım. Başımı belaya soktum, ailemle sonu gelmek bilmeyen kavgalara sürüklendim, yanlış insanlarla arkadaşlık yaptım… Bir sabah uyandığımda aynaya baktım… Aynadaki aksime inanamadım! İnsanın düşüncelerinin, yaşam tarzının bedenine nasıl da yansıdığını o zaman anladım. Gördüğüm… Devamını oku
Geçtiğimiz hafta sonu davetli olmaktan en çok mutluluk duyduğum yerlerden birindeydim. Misbahçem’de… “Önce nefis bir kahvaltı arkasından da elma toplamaya ne dersin?” dedi Didem. Ben şehri çok severek yaşayan ama doğaya hep özlem duyan biriyim. Emirgan’da yaşamayı bu yüzden seviyorum. İstediğim zaman ağaçların arasında yürüyüş yapıyorum, istediğim zaman da en geç yarım saatte şehrin kalbindeyim. Ama elma toplamak mı? Hayır demem mümkün değil!
Geçen yazımda evde fazla vakit geçirmenin çok da iyi bir şey olmayabileceğinden bahsetmiştim. Ama öyle ya, bazılarımız da evden çalışıyoruz. Peki enerjimizi düşürmeden, hayattan kopmadan, motivasyonu kaybetmeden ve de verimli olarak evden nasıl çalışılır? İşte size zaman içinde oluşturduğum bazı yöntemler…
Son Yorumlar